Çocuklara Bağlanacak Nafakalar Hangileridir ? Kardeşlerden nafaka istenebilir mi ?

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu göre koşulları oluştuğunda çocuklara aşağıdaki nafakalar verilebilir.

—Tedbir Nafakası – TMK m 169, 197

—İştirak Nafakası – TMK m 182 f ll

—Yardım Nafakası – TMK m 364 f l

Çocuklar için istenilecek ve hakim tarafından hükmedilecek nafaka çeşitleri çocuğun reşit veya onsekiz yaşından küçük olması, anne babasının birbirleri aleyhine açtıkları boşanma ve ayrılık davalarının durumuna göre  değişik adlar almaktadır.

Eşlerin birbiri aleyhine açtıkları boşanma veya ayrılık davalarının görülmesi sırasında, hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri resen alır. Bu aşamada karar verilen nafakaya, tedbir nafakası denilmektedir. Boşanma ve ayrılık kararının kesinleşmesinden sonra çocuk için istenilen ve mahkemece hükmedilen nafakaya  iştirak nafakası denir. Boşanma veya ayrılık kararının kesinleşmesinden sonra eşlerin birbirinden istediği ve mahkemece hükmedilen nafakaya yoksulluk nafakası denir. Medeni Kanunun 328 nci maddesine göre; Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler.

Onsekiz yaşını doldurmuş  eğitimi devam eden  veya yardım edilmediği zaman yoksulluğa düşecek olan çocuk  Medeni Kanunun 364 üncü maddesine göre annesine babasına nafaka davası açarak yardım nafakası talep edebilir. Yardım nafakası sadece ebeveynlere değil durumları  müsait olması halinde abiye , ablaya veya kardeşe karşıda açılabilir. Ancak yardım nafakası açılacak kişiler mirasçılıktaki sıra gözetilerek açılır. Konuyla ilgili ayrıntılı bilgi uzman avukatlardan alınarak davanın açılması uygun olacaktır.  

Avukat Hakan Güler    20.11.2013

İhtiyati Tedbir İsteyen Kişi Haklılığını İspat Etmeli mi ? İhtiyati Tedbir Nasıl Uygulanır ? İhtiyati Tedbir Kararları Temyiz edilebilirmi?

İhtiyati tedbir kararları, hukuk mahkemelerinde görülen bütün dava çeşitlerinde, ( işçilik alacaklarıyla ilgili iş davalarında, Aile hukukunu ilgilendiren boşanma, mal paylaşımı  ..vs tüm davalarında, ticari davalarda, tapu iptal ve tescili davalarında, miras davalarında, borçlar hukuku davalarında, tazminat davalarında, eşya hukuku davalarında, gayrimenkul davalarında, hasımsız davalarda ..vs. )  karşımıza çıkan geçici hukuki koruma sağlayan kararlardır.  6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun geçici hukuki koruma  başlıklı kısmında 389 ila 399 uncu maddeleri arasında ayrıntılı şekilde ihtiyati tedbir konusu düzenlenmiştir.

YARGITAY Daireleri arasında ihtiyati tedbir taleplerinin reddi veya bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilen kararlara karşı temyiz yoluna gidilip gidilemeyeceği yönünde bazı Yargıtay Hukuk Daireleri örneğin; 8.Hukuk Dairesinin  2012/1742 E., 2012/1778 sayılı  13.03.2012 tarihli kararında belirtildiği üzere  6100 sayılı HMK.’nun 391/3. maddesindeki düzenleme ile ihtiyati tedbir kararlarına karşı da kanun yolunun açık olduğu yönünde kararlar verilmiş  ancak yine bazı Yargıtay Hukuk Dairelerinin ise temyiz yolunun kapalı olduğu yönünde verdiği  kararlar nedeniyle  birbiri ile çelişen kararların ortaya çıkması  üzerine konu Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunda görüşülmüş ve Yargıtay  İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun Esas:  2013/1, Karar: 2014/1 Karar  no ile  21.02.2014 tarihli olarak verdiği  karar ile,   İlk derece mahkemelerince verilen ihtiyati tedbir taleplerinin reddi veya bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilen kararlara karşı temyiz yolunun kapalı olduğuna karar verilmiştir. İçtihadı Birleştirme Kararı bütün mahkemeleri bağladığından kanuni düzenleme yapılmadığı sürece  ihtiyati tedbire karşı temyiz yoluna başvurulamayacaktır.

Kanunun ihtiyati tedbire ilişkin hükümleri emredici nitelikte olup her yönü ile ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Tedbirin şartları, tedbir talebinin nasıl ve nereye yapılacağı, tedbir kararının hangi hallerde verileceği, teminat konusu, itiraz konusu,tedbiri tamamlayan işlemler,  tedbirin değiştirilmesi ve kaldırılması ile tedbire muhalefetin cezası ve tazminat konuları  ayrıntılı olarak emredici şekilde düzenlenmiştir.

       Bununla birlikte  Yargıtay Kararlarının da oluştuğu bazı önemli yönlerine dikkat çekmek istiyoruz.      Devamını Okuyun →

EVİNİ -DÜKKANINI KİRAYA VEREN MÜLK SAHİBİNİN KİRA SÖZLEŞMESİNİ SONA ERDİRME HAKKI VARMI ?

HUKUKUMUZDA KİRALAYAN – KİRACI ARASINDAKİ KONULAR   TÜRK BORÇLAR KANUNU VE İCRA İFLAS KANUNDA DÜZENLENMİŞTİR. HUKUKİ MEVZUATIMIZA  GÖRE  EVİNİ-İŞYERİNİ KİRAYA  VEREN KİŞİLERİN, KİRA SÖZLEŞMESİNİ SÖZLEŞME SÜRESİNİN SONA ERDİĞİ GEREKÇESİNE DAYANARAK FESHETME HAKKI YOKTUR. HUKUKUMUZDA HİÇ BİR GEREKÇE GÖSTERMEDEN KİRA SÖZLEŞMESİNE SON VERME HAKKI KİRACIYA VERİLMİŞTİR.  EVİNİ -İŞYERİNİ KİRAYA VEREN KİŞİLERİN İSE Devamını Okuyun →